Genel
Baykal: 7 Haziran’da uzlaşma olsaydı 15 Temmuz olmazdı
Follow @dusuncemektebi2
Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Pazartesi gecesi bir televizyon kanalına konuktu ve 'Başkanlık Türkiye için risk mi yoksa fırsat mı' şeklindeki sorulara cevap verirken, birkaç ay öncesine giderek çok ilginç ifadeler kullandı.
Alıntılayalım: “Türkiye kendi iç çatışmalarını yumuÅŸatsın istiyoruz; ben Türkiye uzlaÅŸsın istiyorum. Türkiye'nin uzlaÅŸması konusunda ciddi ÅŸansı Haziran seçimlerinde kaçırdık. 7 Haziran seçimlerinde bir uzlaÅŸma mecburiyeti parlamentoya yansımıştı."
Araya giren bir soruyla, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la o günlerde gerçekleşen görüşmesinin de detaylarını veren Baykal şöyle devam etti:
“Ben ziyaret etmedim de Sayın CumhurbaÅŸkanı [davet etti]. O zaman dedi ki sayın CumhurbaÅŸkanı, 'Bu karıştık bir tablo. Sen iktidarı da muhalefeti de görmüş, en uzun süre görev yapmış insansın. Ne diyorsun bir anlat' dedi. Ve ben buna saygı duydum. CumhurbaÅŸkanı böyle bir tablo karşısında böyle bir arayışa girer, ana muhalefet partisinin eski genel baÅŸkanını, düşünceleri belli bir insanı (çağırıp) 'Gel bir konuÅŸalım' derse bunu saygıyla karşılamak lazım. Onun bakımından da benim bakımımdan da. Ama kıyamet koptu, 'Vay niye gitti. Tezgah mı kurdu vs.' Ya durun, sakin olun ya, ciddi olun ya. Orada sayın CumhurbaÅŸkanı ile ben üç saate yakın görüştüm. O görüşmenin teması ÅŸuydu: 'Ne yapacağız' diye sayın CumhurbaÅŸkanı sordu, ben de “Aman sakın ha milletin iradesini geri çevirmeyin, yani rövanÅŸ alıyor gibi milli iradeden bir anlayışın içine girmeyin. Görüyorum, artık eski düzen yok, bir tek parti hükümeti olmayacak, ama bunda bir hayır vardır. Bu da yararlıdır. Türkiye için yararlı olduÄŸunu biliyorum. Hatta sizin için de yararlı olduÄŸunu düşünüyorum,' dedim. Çünkü bir siyasetçinin her istediÄŸinin olması iyi bir ÅŸey deÄŸil. Bazı istediklerinin olmadığı bir ortamda da Türkiye iÅŸlemelidir; buna ihtiyacı var Türkiye'nin, sizin de var. Ä°ster MHP'yle anlaşırsınız, ister CHP'yle anlaşırsınız. Veyahut da [onlar] anlaşırlar. N'olur bunu kolaylaÅŸtırın. Sakın ha bunu [tekrar seçime] götürmeyelim, götürürsek çok ÅŸey olur, artık herkes egolarından çıksın falan bunları konuÅŸtuk. Bu ilk görüşmesiydi, daha hiçbir açıklama yapmamıştı sayın CumhurbaÅŸkanı. Ve hakkını teslim etmeliyim, o aÅŸamada peki bunu bir deneyelim dedi. Ben ayrılırken, o umutla, o düşünceyle ayrıldım. Yani neyi, uzlaÅŸmayı."
Buraya kadar her ÅŸey normal. Her ne kadar röportaj boyunca alışageldiÄŸimiz Baykal figüründen daha öfkeli, daha gergin bir görüntü sergilese de, bu noktaya kadar o da herkes gibi ülkenin huzura kavuÅŸmasını istiyor dedik. Ancak buradan sonra öyle bir cümle kurdu ki eski CHP Genel BaÅŸkanı, iÅŸin rengi deÄŸiÅŸti: “Ben inanıyorum ki o uzlaÅŸma olsaydı, ne darbe olurdu, ne de diÄŸer krizler bu noktaya gelirdi. Ve bugün böyle, baÅŸkanlık maÅŸkanlık bunları konuÅŸmadan daha rahat bir ÅŸekilde iÅŸ götürüyor olurduk. Yani uzlaÅŸma Türkiye'nin ihtiyacı."
Sonra aynı ifadeyi bir daha tekrarladı ve “7 Haziran'da uzlaÅŸma olsaydı, 15 Temmuz olmazdı. KeÅŸke olsaydı da bunlar yaÅŸanmasaydı," diyerek sözlerini yineledi.
Gerçekten ÅŸok edici bir ifadeydi bu, zira 7 Haziran'da bir koalisyon kurulmasının 15 Temmuz darbe giriÅŸimini durduracağını söylemek, koalisyonu en çok darbecilerin istediÄŸini de kabul etmekti; yani darbeciler, Genel Seçimlerde istediklerini alamadıkları için darbeye teÅŸebbüs etmiÅŸlerdi; üstelik bunu CHP'nin en sembol isimlerinden biri olan Deniz Baykal söylüyordu. Evet, “Sandıktan koalisyon çıktı. Bize uzlaÅŸma lazım. Halkın dediÄŸi olur," ve benzeri ifadeler, bugün de o gün de koalisyon arayışı sürecinde kurulan en meÅŸru cümlelerdi. Ama insanların bir koalisyon ihtimaline karşı midesini bulandıran, FETÖcülerden tutun, PKK liderlerine, Batılı medyadan ve liderlerden Batıcı ve anti-ErdoÄŸancı kampa hepsinin ağız birliÄŸi etmişçesine 'koalisyon da koalisyon' diye tutturmasıydı. O günlerde 'halk koalisyon istiyor' ifadesi, sandıktan çıkan sonuçların baÅŸka bir iradenin isteÄŸi için suiistimal edildiÄŸi hissini veriyordu. Deniz Baykal'ın “7 Haziran'da uzlaÅŸma olsaydı, 15 Temmuz olmazdı" ifadesi, sadece o zamanki hissiyatın doÄŸruluÄŸunu kanıtlamıyor, aynı zamanda “Koalisyon kurulsaydı, FETÖ istediÄŸini alacak, darbe yapmaya kalkışmayacaktı" demek anlamına geliyor ki, insanın gerçekten kanı donuyor.
Peki kiminle yapılacaktı 7 Haziran'da koalisyon. Devlet Bahçeli seçim sonuçları açıklanır açıklanmaz tüm koalisyon ihtimallerine kapıyı kapatmıştı ve bir daha açmamıştı. Dolayısıyla Ak Parti'yle bir koalisyona da ya da o zaman '%60'lık blok' diye tabir ettikleri HDP-CHP-MHP koalisyonuna da 'hayır' diyordu. Matematiksel ihtimaller her ne kadar Ak Parti-CHP ve Ak Parti-HDP ittifakını önerse de, gerçekler Ak Parti-CHP ittifakından öteye gitmiyordu. Nitekim istikÅŸafi görüşmeler de Ak Parti-CHP arasında gerçekleÅŸmiÅŸti ve yukarıda bahsettiÄŸimiz gibi FETÖ'sünden PKK'sına herkes bu koalisyonu istiyordu. Baykal'ın “UzlaÅŸma olsaydı, darbe olmazdı" ÅŸeklindeki sözleri, bu nedenle o dönem sıkça dile getirilen ve çizilen tablodan çıkarılan “FETÖ CHP'yle ittifak yaptı" yorumlarını da adeta teyit ediyor.
7 Haziran'da FETÖ'nün istediÄŸi gibi koalisyon kurulsaydı, demek ki FETÖcüler, uzunca bir süredir engellerle karşılaÅŸtıkları amaçlarını ve devleti ele geçirme faaliyetlerini devam ettireceklerdi. Baykal'ın “KeÅŸke uzlaÅŸma olsaydı" demesi de bunu hala olumlu bulduÄŸunu gösteriyor ki, bu daha da vahim. Oysa biz kendisini, diÄŸer CHP'li vekillere oranla daha milli, daha bizden bilirdik.
Ne diyelim, iyi ki 7 Haziran'da koalisyon kurulmadı; iyi ki 15 Temmuz'da hainler iyot gibi açığa çıktılar; iyi ki millet kendini siper ederek o gece darbeci pislikleri tepeledi ve iyi ki bugün, yıllardan sonra ilk defa, bu ülkenin fiilen bağımsız olma ve bu devletin ilk defa milletin iradesini yansıtma şansı var.
Merve Şebnem Oruç/Yeni Şafak
Henüz yorum yapılmamış.